“`html
İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Köy Tiyatroları Projesi: Sanatla Dönüşüm
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen Köy Tiyatroları projesi, kırsal kesimde yaşayan bireylerin hayatına sanatın sıcaklığını getirerek önemli bir değişim yaratıyor. Başlangıçta kahvehanelere girmekte çekingen davranan kadınlar, artık sahnelerde cesaretle rol alarak hem kendilerini ifade ediyor hem de hayatlarına yeni bir yön veriyor. Bu projeyle birlikte köylerde tiyatro, yalnızca bir sanat aktivitesi olmanın ötesine geçerek özgüven ve toplumsal dönüşüm için güçlü bir platform haline geliyor.
Kırsal alanlarda sanat aracılığıyla topluma ulaşmayı hedefleyen Köy Tiyatroları birimi, izleyicilerin ve oyuncuların hayatında büyük etkilere sahip oldu. Tiyatro eğitimi alan köy halkı, sahneye çıkarak özgüven kazandı ve sosyal etkileşimde daha belirgin hale geldi.
Projeye katılan oyuncuların büyük bir çoğunluğunu oluşturan orta yaş üstü kadınlar, artık kahvehanelerde oyun sahneleyerek hanelerinin sınırlarını aşıyor. Bu süreçte sağlık problemlerini aşan ve gençleştiğini düşünen insanlar, sanatın hayatlarındaki iyileştirici etkisini yaşıyorlar.
“Kahvenin önünden geçmeye cesaret edemezdik, şimdi sahnedeyiz”
Ulamış Köy Tiyatrosu’nun 76 yaşındaki oyuncusu Ayşe Duruk, tiyatro ile tanışmadan önce çekingen olduğunu belirtiyor. Tarım ile uğraşan Duruk, “Köyde tiyatro eğitimleri başladı, oraya gidip bakmaya karar verdim ama katılmak istemedim; kendime güvenim yoktu. Fakat hocamız bana bir rol verdi ve sonra tiyatroya âşık oldum. Şu an sahnede elimde bastonumla yer alıyorum. Geçmişte kahvenin önünden geçmekten çekiniyordum, ama tiyatro ile tanışınca kahve önünde oyun oynamaya başladık. Kendime güvenim geldi” dedi.
Televizyonda ve radyoda yer aldığını söyleyen Duruk, şunları ekledi: “Artık tanınıyoruz. Tiyatro başlamadan önce bazıları beni sorguladı ama ben tiyatroya gönülden bağlandım. Fiziksel olarak tarlada çalışamıyorum ama tiyatro benim için çok önemli. Üç kuşaktır tiyatro sahnesindeyiz. Eğer İzmir Büyükşehir Belediyesi destek olmasaydı bunları gerçekleştiremeyecektik. Tiyatro sayesinde daha önce görmediğim yerleri keşfettim”.
Hayvancılıkla Tiyatroculuk Arasında Denge
Ulamış köyünde pazarcılık ve hayvancılıkla hayatını sürdüren Aslı Esenli, çocukluk hayalini tiyatronun sahnesine taşıdı. Tiyatrocu olma hayaliyle yeğenini tiyatro kursuna kaydettiren Esenli, projenin başlmasıyla Ulamış Tiyatrosu’na katıldı. “İlk sahne deneyimim benim için çok gurur vericiydi. Köyümüzdeki yaşlılar da tiyatro ile ilgilenmeye başladı. Artık kahvenin önünden geçmekten korkmuyoruz. 84 yaşındaki halam bile tiyatroda yer aldı. Provalardan önce evde hayvanlarımı besliyorum, ardından tiyatroya koşuyorum. Günüm yoğun geçiyor ama sahnede olmak bana mutluluk veriyor. Hedefimiz festivallere katılmak ve ödüller almak” şeklinde konuştu.
Tarlada Çalış, Sahnede Oyna
60 yaşındaki Fatma Gider, Ödemiş’te çiftçilik yaparak geçimini sağlıyor. Konaklı Köy Tiyatrosu ile sahne alan Gider, “Başlarda tiyatroya katılmaktan çekindim ama iyi ki gitmişim. Hayatımda birçok şey değişti. Çevremde de ‘Büyük kadınlar ne işin var sahnede?’ diyenler oldu ama hepsi artık alıştı. Tiyatro bana çok şey kattı. Yorgunlukla evde yatmak yerine sahneye gitmeyi tercih ediyorum” dedi.
Sanatın Gücüyle Hastalıkla Mücadele
11 yıldır faaliyette olan ve 3 yıl önce İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne dahil olan Ürkmez Kadın Tiyatrosu’nun 60 yaşındaki oyuncusu Gülay Erdoğan, 8 yıldır sahne almanın keyfini yaşıyor. Arkadaşının sahnede oynamasından ilham alarak tiyatroya adım atan Erdoğan, 2021’de kansere yakalandı ve bu süreçte tiyatronun ona sağladığı motivasyonla hastalığı yendi. “Üç ay yoğun bakımda kaldım, ama dördüncü ay tiyatroya geri döndüm. Tedavi beni iyileştirdi ama tiyatro da bir başka şifa kaynağı oldu. Ben hastalığım yokmuş gibi sahneye çıkmayı sürdürüyorum” şeklinde konuştu.
Ekibin Tek Erkek Oyuncusu
Ürkmez Kadın Tiyatrosu’nun 81 yaşındaki tek erkek oyuncusu Tezcan Alkurt, tiyatronun kendisine sağladığı iyileştirici etkilerden bahsetti. Çocukluğundan beri tiyatro ile ilgili olduğunu belirten Alkurt, “Tiyatro eğitimleri başladığında hemen katıldım. Esas olarak kadınların sorunlarını sahnede dile getiriyoruz ve bu benim için çok önemli. Tiyatro, yaşadığımız sıkıntıları toplumla paylaşma aracı. 2016’da cilt kanserine yakalandım ama sahnede hastalığımı unutarak özgürleşiyorum” dedi.
86 Yaşında Gençlik Enerjisi
Ürkmez Kadın Tiyatrosu’nun en yaşlı oyuncusu Müjgan Hasdemir, tiyatro aracılığıyla kendini gençleştiğini vurguluyor. 11 yıl önce tiyatroya katıldığını söyleyen Hasdemir, “Farklı kurslarda bulunmuştum, ancak tiyatro kursunu duyduğumda katıldım. Yedi oyunda rol aldım ve hayatımda çok şey değişti. Sabahları hasta gibi kalkıyordum ama şimdi sağlıklıyım. Tiyatro, beni gençleştiren bir enerji kaynağı oldu” ifadelerini kullandı.
24 Bin İzleyici, Beş Ödül
İzmir Büyükşehir Belediyesi Köy Tiyatroları’nın Genel Sanat Koordinatörü Vedat Murat Güzel, son üç yılda birçok kişiye tiyatro eğitimi verdiklerini aktardı. “Kırsal alanlarda sanat erişimini sağlamak ve gelenekleri gelecek nesillere aktarma çalışmalarına destek vermek, projede önceliğimiz oldu. İlk etapta sınırlı bir katılımla başladığımız bu yolculuk, 10 köyde 200 katılımcıya ulaştı. İzmir ve çevresinde 200’e yakın gösteri yaptık ve toplamda 24 bin izleyiciye ulaştık. Ödüller de aldık. Yaş sınırlaması olmadan çalışıyoruz ancak katılımcılar genellikle kadınlardan oluşuyor ve kendi hikâyelerini doğal bir şekilde sahneye taşıyorlar” diye belirtti.
“`